Spoiler!!!

Spoiler!!!Bilmek istemiyorsanız okumayın...

30 Eylül 2013 Pazartesi

Çalıkuşu...

 

Bilenler bilir, bilmeyenlere ben söyleyeyim; ben televizyonda dizi izlemem. En azından son zamanlarda öncesi için bakınız bu yazı , aklımı çelecek yeni bir dizi açıkçası beklemiyordum hatta kitabına aşık olduğum Reşat Nuri Güntekin'in ölümsüz eseri Çalıkuşu'nun yeniden uyarlanacağını öğrendiğimde Feride demek Aydan Şener demektir diyerek burun kıvırmıştım. Huzurunuzda lafımı afiyetle yutuyorum arkadaşlar.
Sadece ilk bölümünü izledim ve ba-yıl-dım...Fahriye Evcen denen hatun muhteşem bir Feride olmuş.
Adettendir diyerek konuyu kısaca geçeceğim çünkü biliyorum ki okumayan, izlemeyen, duymayan yoktur bu alemde.
Küçük yaşta annesi ve babasını kaybeden Feride yatılı okul ve teyzesinin evi arasında mekik dokuyarak büyümüştür. Son derece yaramaz, vahşi ve aksi, sürekli ağaçların tepesinde gezdiği için çalıkuşu lakabını alan Feride'nin kendince en büyük düşmanı ise kuzeni Kamuran'dır.
 

Neyse gelelim diziye...
Öncelikle belirteyim sadece ve sadece can sıkıntısından izledim ve daha ilk yarım saatte ağlaya ağlaya canım çıktı. Feride'nin annesinin ölmesi küçük Feride'nin geceyi ölmüş annesi ile geçirmesi, yere çizdiği anne resminin kucağına kıvrılması, anne ağacının büyümesini beklemesi. Ahhh Çağan Irmak yaktın yıktın beni. Bu arada diziyi Çağan Irmak yönetmektedir ve daha ilk dakikadan vurup geçmiştir kendileri.
Dediğim gibi Feride'yi Fahriye Evcen canlandırmakta bence çok da başarılı bir Feride olmuş...Güzelliği ele avuca sığmaz tavırları tam Feride'lik.


Gelelim diğer tarafa Kuzeni Kamuran'a...Öncelikle kitapla yakından uzaktan alakası. Kitapta sarışın, yeşil gözlü, nazenin olarak tanıtılan Kamuran dizide karşımıza kara yağız Burak Özçivit olarak çıkmakta. Üstelik kitapta, boş gezenin boş kalfası olan Kamuran dizide bir baltaya sap olmuş olarak görünüyor. Neyse deyip bağrımıza taş basarak bu Kamuran'ı da kabulleriniz herhalde diyerek bu bahsi kapatıyorum.

Tabii bizim televizyon dünyamızdaki sündürme politikamıza uygun olarak en az iki sezon sürmesi gerektiğinden dolayı bir sürü yan karakter ve olay eklenmiş. Nasıl ilerleyecek hep beraber göreceğiz.
Ama ne yalan söyleyeyim bir an evvel salıncak sahnesini istiyorum... Hakikatte sevgili sayılmak için  bilinmesi gerekenler ise burada


28 Eylül 2013 Cumartesi

Fabulous Boys...

Bir A.N.JELL macerasına daha hoş geldiniz. Daha önce yapılmış olan orijinali Kore olan You're Beatiful dizisi ve onun Japon uyarlaması olan Ikemen Desu Ne adlı dizilere şu yazımda göz atmıştık.
Şimdi ise Fahrenheit üyesi Jiro Wang ve Chen Yu Xi'nin oynadığı Tayvan versiyonu ile karşınızdayız...

Hala seyretmeyen kaldıysa konuyu kısaca özetleyeyim...
Yetimhanede büyüyen ve rahibe adayı olan Gao Mei Nu, ikiz erkek kardeşi Gao Mei Nan tedavi için gizlice yurt dışına çıkmak zorunda kalınca onun yerine erkek kılığına girerek ünlü müzik grubu A.N.JELL'e katılmak zorunda kalır.
Bana Jang Geun Suk sevgisini aşılayan drama olan ve her bir sahnesini ayrı keyifle seyrettiğim You're Beautiful'u önce Japon uyarlamasında seyretmiştik benim çok da fazla beğenmediğim bu uyarlamanın arkasından Tayvan versiyonu karşımıza çıktı ve selefi Japon uyarlamasını sollayıp iki numaraya yerleşti. Çünkü:

1-Dizinin en büyük özelliği bir kızın erkek kılığına girmesi. Diğer iki versiyonda da çok başarılı bir kılık değiştirme değildi. Bu versiyonda ise daha başarılı buldum. Oyuncu Chen Yu Xi bu işi diğer ikisinden daha iyi kıvırmış.

2-Diğer iki versiyonda beni en çok rahatsız eden nokta kızın erkek kardeşi ile arasında olan ilişkinin azlığıydı. Bu versiyonda ikisini bir arada görme ve erkeğinde kız kardeşini korumaya çalıştığı durumları görüyoruz. Buda diğer iki versiyona nazaran daha duygusal bir dizi yaratıyor.
3-Ve tabi diziyi götüren kişi olan Huang Tai Qing Kore versiyonundaki Hwang Tae Kyung karakteri Jang Geun Suk tarafından inanılmaz iyi canlandırılmıştı. Japon versiyonunda ise Tamamori Yuta Ren karakterini canlandırırken biraz Hwang Tae Kyung havası vermeye çalışmış ama bana göre olmamıştı. Tayvan versiyonunda Huang Tai Qin karakterini canlandıran Jiro Wang farklı bir yol izlemiş daha yumuşak başlı ve uyumlu bir karakteri kendine özgü bir tavırla canlandırmış. Belki de bu yüzden Ikemen Desu Ne'yi izlerken sürekli Jang Geun Suk gözünüzün önünde canlanırken Fabulous Boys aynı etkiyi yaratmıyor.


Gelelim şimdi üç dizi arasında beğendiklerim ve beğenmediklerime...
Konular da ve olaylarda çok fazla farklılık yok. Hemen hemen aynı olaylar aynı sırayla işlenmiş. Esas oğlanımız Huang Tai Qing  Hwang Tae Kyung'na nazaran daha yumuşak başlı bir karakter ve yelkenleri daha çabuk suya indiriyor canlandıran oyuncu Jiro Wang ise oldukçe iyi bir iş çıkarmış. Özellikle annesi ile yediği yemek sırasında alerji krizine girdiğinde diğer iki versiyonda olmayan annesine baktığı sahnesini çok beğendim.
Esas kızımız Gao Mei Nu'ya gelince erkek rolünü daha başarılı bulmama rağmen çok ufak tefek ve kırılgan bir görünüşü olması nedeniyle, uzun boylu ve kaslı Jiro Wang'le kimyaları pek tutmamış.


Bunun dışında erkek rolü yaparken bazı sebeplerden dolayı kıza döndüğü sahnelerde giydiği kıyafetleri daha çok beğendim. Ama en güzel saç tokası hala İkemen Desu Ne'deki Mio'nun..
Ayrıca kıza elektrik çarpıp geceyi esas oğlumuzun yatağında geçirdiği sahnenin devamı üç versiyonda da farklı; Kore versiyonunda Go Mi Nam daha önce uyandığı için Hwang Tae Kyung olayın hiç farkına varmazken, Japon versiyonunda Ren ve Miko aynı anda uyanmışlardı. Tayvan versiyonunda ise Huan  Tai Qing önce uyanıyor ve Gao Mei Nan'a olan hislerini ilk defa orada fark ediyoruz.


Üç versiyonda da esas erkek ve ikinci erkek arasında ki gerilim giderek yükseliyor. Kore versiyonunda birbirlerine ters bakışlar ve imalı sözlerle yetinmiş, Japon versiyonunda Shu-san Ren'in liderliğini sorgulamaya kalkmış, sertçe tartışmışlardı.Tayvan versiyonunda ise bu iş yumruklaşmaya varıyor. Bir ülke daha uyarlarsa ne olur bilmem artık.
Dizilerin final sahneleri de farklı. Kore versiyonu konser itirafının arkasından Go Mi Nyeo Afrika'ya gitmesi hakkında konuşulurken bitmişken, Japon versiyonunda Miko'nun iki yıl sonra dönüşünü görmüştük.
Tayvan versiyonu ise konser itirafının hemen arkasından bitiyor yani kız bir yere gitmeyip aşkıyla kalmayı seçiyor.

Gelelim Tayvan versiyonunda en beğenmediğim kısma...Gao Mei Nan'nın annesini arama çabası ve kendisi de annesiyle sorun yaşayan Huan Tai Qing'i yakınlaştıran daha sonra ortaya çıkan olaylarda bile birlikte olma sebebiyken, nedendir bilinmez burada ikinci erkek de o konuya dahil olmuş -ve bir çok konuda diğer iki versiyonda olmadıkları kadar yakınlar-. Bu da esas kızla erkeğin arasında doğal bir şekilde gelişen ilişkinin biraz daha zorlama olmasına yol açmış bence...
Sonuç olarak You're Beautiful kadar olmasa da Ikemen Desu Ne'den daha iyi bir iş çıkmış ortaya...
Bu karara vardığımıza göre dağılabiliriz...




14 Eylül 2013 Cumartesi

Master's Sun...

Ben devam eden dizilere başlamayı pek sevmem, çünkü diziye bir sardırırsam yeni bölüm gelene kadar sinir oluyorum.Çok nadiren bu kuralımı bozarım örneğin şu yazımda anlattığım sebepler için.
Bu sefer kuralı bozma nedenim can sıkıntısı;evde yalnız olduğum bir gece hadi bi bakalım diyerek izlemeye başladığım ve çok sevdiğim bir dizi Master's Sun...
Belirtmeden geçmeyeyim pek gecenin yarısı evde yalnızken izlenecek bir dizi değil;özellikle ilk bölüm.
Nedenleri ise az sonra...


2013 yapımı olan Master's Sun başrollerini So Ji Sub ve Gong Hyo Jin tarafından paylaşılan ve senaryosu ise Hong kızkardeşler tarafından yazılan bir dizi.Dizilerde beni ilk cezbeden şey konularıdır.Konu özetleri ilgi çekici gelmezse o diziyi izleyemiyorum.İkinci unsur ise oyuncularıdır.Eğer sevdiğim bir oyuncununsa muhakkak o dizinin bir kaç bölümü izlerim, son olaraksa seçim kriterim yorumlardır.Eğer bir dizi çok olumlu yorum alıyorsa en azından bir bölümle şans tanırım.Şimdi bu kriterlerime bir yenisi eklenmek üzere sanırım.Hong kızkardeşlerin yazmış olduğu senaryoları sevmeye başladım.You're Beatiful zaten tartışmasız en sevdiğim dizidir,yine bu kızkardeşlerin elinden çıkma olan The Greatest Love dizisini de çok sevmiştim.Buna karşın My Girl ve Hong Gil Dong adlı diziyi içinde Jang Geun Suk faktörünü barındırmasına rağmen sevemedim.
Sanırım nihai karar için bir dizilerini daha izlemeliyim.Önerilere açığım...
Neyse gelelim bu vatandaşların son yazdıkları dizi olan ve şu an 12.bölümü yayınlanarak bizi merak dolu bir haftada bırakan Master's Sun dizisine...


Tae Gong Sil çok başarılı ve popüler biriyken geçirdiği bir kaza sonucu hayaletleri görmeye başlayan genç bir kadındır.Gece gündüz kendisini rahat bırakmayan hayaletler yüzünden uyuyamamakta kendiside bir nevi hayalet gibi ortalıklarda gezinmektedir.
 

Joo Joong Won ise büyük bir alışveriş ve otel zincirini yöneten ve para hesabı yapmadan adım atmayan bir adamdır.


Bu iki çok farklı kişinin yolları bir şekilde kesişir.Tae Gong Sil Joo Joong Won'nun kendisi için çok önemli bir özelliği olduğunu keşfeder.Bu özellik nedeniyle onun yanından ayrılmaz olur.
 

Joo Joong Won ise deli gözüyle baktığı bu kadından kurtulmaya çalışır.Ta ki kendi çevresinde bulunan bir hayaleti öğrenene kadar...


Dizi iki olay örgüsüyle ilerlemekte, birincisi Tae Gong Sil ve Joo Joong Won'un ilişkileri, kendi geçmişleri ve Joo Joong Won'un hayatındaki çözmeye çalıştıkları sırrı olarak işlenirken,diğer olay örgüsü Tae Gong Sil'e musallat olan hayaletlerin hikayelerinden oluşuyor.Ben özellikle hasta gencin aşkı ve hayaletli oyuncak bebekle uğraştıkları bölümü sevdim...
Gelelim olmazsa olmaz ikincilere...
Seo İn Guk'un canlandırdığı Kang Wo alışveriş merkezinin güvenlik müdürü aynı zamanda Tae Gong Sil'le aynı binada oturmakta, başta oldukça yakınlaşan ikili şimdilik ilişkilerini gerileme dönemine sokmuş durumdalar.


Kim Yoo Ri'nin canlandırdığı Tae Yi Ryung karakteri ise ünlü bir model.Tae Gong Sil'in lisede arkadaşı olan Tae Yi Ryung aynı zamanda alışveriş merkezinin mankeni.
 

Güvenlik müdürü Kang Wo'ya olan aşkına karşılık göremedikçe  ve onun Tae Gong Sil'e olan ilgisine şahit oldukça sinir olsa da çok kötü bir karakter sayılmaz hatta çok sevimli halleri mevcut.Zaten ufak ufak Kang Wo'nun zırhınıda delmeye başladı sanki...
 

Tae Gong Si tam bir ezik.Hayeletler yüzünden başına gelmeyen kalmamış o yüzden kılık,kıyafet,saç,baş bir tarafa bırakmış tek dileği sağlam bir uyku çekmek olan biri, dış görünüşündeki bu ezikliğe rağmen çok zeki,kararlı,bir çok yabancı dil bilen,dürüst bir yapıya sahip;oynayan oyuncuyu daha önce The Greatest Love'da izlemiş ama tipinden çok fazla hoşlanmamıştım burada da pek fikrim değişmedi.Ama çok güzel rol yapıyor onu belirtmeliyim.Özellikle hayaletlere orda burda kahve ısmarlaması çok sevimli...
 

Joo Joong Won ise son dönemlerin modası esas erkek modelinde.Yakışıklı,zengin,cool gözüken ama özünde sevecen ve zayıflıkları olan bir erkek ve kadını için komik durumlara düşmekten çekinmiyor.
Oynayan oyuncu So Ji Sub'ı daha önce izlememiştim ama çok sevimli olduğu halleri var açıkçası...
Dizide çok güzel sahneler mevcut.Birkaç yerde sizi zıplatsa ya da hüzünlendirse de komik sahneleri çoğunlukta.

16 bölüm olarak bildiğim dizinin 12.bölümü yayınlanmış durumda oldukça kötü bir anda biten ve meraktan saç baş yolduran dizinin izlenme oranlarıda bir hayli yüksek.
İzlemek isterseniz türkçe alt yazılı bölümleri oldukça hızlı şekilde nete düşmekte.
Son sözüm bence izleyin pişman olmayacaksınız...
Amma yazmışım...Buraya kadar dayanan okuyucularım için dizinin açılışı gelsin...Öptümmmm....