Spoiler!!!

Spoiler!!!Bilmek istemiyorsanız okumayın...

28 Ocak 2013 Pazartesi

Sissi...




İlk izlediğimde annemin dizi dibinde olan küçücük bir çocuktum,o zamana kadar bana okunan ya da okuduğum bütün prenses hikayelerinden daha fazla etkilemiştimi,Romy Schneider'in inanılmaz güzelliği,giydiği elbiseler,dolaştığı saraylar,imparatorla arasındaki aşk beni hala zman zman içinde kaybolduğum büyülü bir dünyaya götürmştü.Büyüdüğümde gerçek Sissi'nin trajedilerle dolu hikayesini de öğrendim.
Üçleme şeklinde çekilmiş filmlerimiz ise daha güzel bir döneme odaklanıyor.Bavyeralı Elisabeth ve Avusturya-Macaristan İmparatoru Franz Joseph'in ilk tanışma ve  evliliklerinin ilk yıllarına...
Başrollerini Romy Schneider ve Karlheinz Böhm'ün paylaştığı Sissi ilk olarak 1955 yılında çekildi,ardından 1956 yılında Sissi-Die junge Kaiserin,1957 yılında ise Sissi-Schicksalsjahre einer Kaiserin çekilerek tamamlandı.
Tarihi gerçeklerden biraz daha romantik işlenen filmin en büyük silahı o dönemde henüz 17 yaşında olan ve fiziksel olarakta İmparatoriçe Elisabeth'e benzemesiyle istenilen etkiyi tam olarak yaratabilen Romy Schneider...



Filmler hikaye örgüsü açısından birbirini takip etmekte; ilk filmde tanışmaları,ikinci filmde evliliklerine alışmaya çalışmaları,üçüncü filmde ise evliliklerinin bocalaması anlatılmakta,biraz daha ayrıntıya girersek:
Bavyera prensesi Elisabeth annesi ve ablası Helen ile birlikte Avusturya'ya gelir,bu ziyaretteki amaç ablasının aynı zamanda kuzenleri de olan genç Avusturya Kralı ile Franz Joseph ile evlenmesidir.Annesi ve ablası günlerini protokole uygun olarak sarayda,ziyafetlerde geçirirken herkesin Sissi diye hitap ettiği Elisabeth kırlarda dolaşarak,balık avlayarak geçirmektedir.Bir gün bir tesadüf sonucu Sissi ve Franz Joseph tanışırlar,birbirlerinin gerçek kimliklerinden habersiz başladıkları arkadaşlık kısa zamanda hoşlanmaya ve aşka dönüşür...


Helen ve Franz Joseph'in nişanlarının açıklanması için düzenlenen baloda tekrar karşılaştıklarında Franz Joseph ani bir kararla Sissi ile nişanlanacağını açıklar,Helen kardeşinin iyiliği için hayal kırıklığını kalbine gömer ve geri çekilir.Franz Joseph ve Sissi, Franz Joseph'in annesinin bütün itirazlarına rağmen evlenirler.
 

Sissi kocasına çok aşıktır ama bir prenses olmasına rağmen resmiyetten uzak büyütüldüğü için katı saray kuralları karşısında bocalar...
O bu sorunlar içersinde boğuşurken Avusturya, Macaristan sorunu yüzünden zor durumdadır.Doğal ve resmiyetten uzak yapısıyla eşine bu sorunlarda yardımcı olan Sissi ve Franz Joseph zamanla gündelik görevleri ve sorumlulukları yüzünden gittikçe birbirlerinden uzaklaşırlar.


 Sissi ilk bebeğinin doğumundan sonra  kayınvalidesinden ve protokolden uzak kalmak için kraliçesi olduğu Macaristan'a gider,burada alışık olduğu özgürlüğe kavuşmasına rağmen gençliği ve çekiciliği nedeniyle bazı dedikodular baş gösterir,Sissi bu durumdan rahatsız olarak kocasına dönmek için harekete geçer ama yolda hastalanır,ağır geçen bulaşıcı hastalığıyla çocuğundan uzak kalmak zorunda kalan genç imparatoriçe iyileşir iyileşmez kendi ülkesiyle düşmanca ilişkiler içersinde bulunan İtalya'ya düzenlenen resmi bir ziyarette kocasına eşlik eder.Burada uzun süre görmediği çocuğuyla karşılaması ve bu sıradaki resmiyetten uzak doğal davranışları bu ülkenin de ona karşı yumuşamasına sebep olur...
Sissi tarihte yaşamış en ilgi çekici kraliçelerdendir,haklı bir ünü olan güzeliği olmasına rağmen ruhsal olarak zayıf bir insanmış.Tabi bunda karısına çok bağlı olmasına rağmen Franz Joseph'in çok sert bir insan olmasının da bir etkisi olmuş olmalı.Onun hikayeside burada...